16 Ekim 2007 Salı

Mayısta Yaşam'da ÖSS Çalışma Grupları Başliyor

Mayısta Yaşam Kooperatifinde 20 Ekim Cumartesi günü ÖSS Çalışma Grupları başlıyor. Cumartesi günü öğrenci ve hocalarla tanışma toplantısı ve deneme sınavı yapılacak.

Mayısta Yaşam Yeni Döneme Başlıyor


10 Eylül 2007 Pazartesi

Sitemiz Yapım Aşamasında

Merhaba Arkadaşlar;
Sitemiz şu an yapım aşamasında. Elimizdeki materyalleri gecmişe dogru güncellemeye çalışıyoruz. En kısa sürede sitemiz kullanıma açılacaktır.
Kolay gelsin

28 Ağustos 2007 Salı

arşivden: Mayısta Yaşam Kooperatifi

Adımız Mayısta Yaşam... 2002 yılında kurulduk.
Kooperatifiz... Lise ve üniversite öğrencileri, ÖSS’ye hazırlanan işsizler, liseyi dışarıdan bitirmek, okuma yazma öğrenmek isteyenler el ele verdik.
Varoşlarda çalışıyoruz... Tuzla’da, Yenibosna’da, Ümraniye’de şubelerimiz var. El birliği yapıyoruz... Birlikte üniversite sınavlarına hazırlanıyoruz. Geometri, coğrafya ve kimya öğreniyoruz. Açık öğretim sınavlarına hazırlanıyoruz, ingilizce çalışıyoruz. Öğrenmek isteyenler soruyor, bildiklerini paylaşmak isteyenler anlatıyor.
Bugün okumak bir ayrıcalık... İlkokuldan üniversitelere tüm eğitim sisteminin üreten, çalışan çoğunluğun aleyhine işlediğini düşünüyoruz. Okullar, sınavlar patronların patronluğa, asalaklar asalaklığa devam etmesine hizmet ediyor. Emekçilerin çocukları okullara gidemiyor, gittiği okullarda yeterli eğitim alamıyor, girdikleri tüm sınavları kaybediyor. Kolejler, dershaneler, özel hocalar, üniversiteler hiçbir şey üretmeden yaratılan her türlü değerin kaymağını yiyenlerin çocukları, geleceğin patronları için var. Sınavları da onları kazanıyor, her türlü ayrıcalıktan da onlar faydalanıyor. Sınavı kaybeden emekçiler, sınavdan korkan emekçi çocukları birbirleriyle kıran kırana bir rekabete tutuşuyorlar. Rekabet kızıştıkça kaybeden yine onlar oluyor.
Ayrıcalık istemiyoruz. Niyetimiz onların yerine geçmek, patronlarla işçilerin yerini değiştirmek değil. Bunun mümkün olmadığını zaten biliyoruz.
Amacımız dayanışmayı arttırmak... Eğitim sistemi sınavlarla emekçiler arasındaki rekabeti arttırıyor. Biz sınavlara birlikte hazırlanıp emekçilerin arasındaki güven ilişkilerini pekiştirmek istiyoruz. Amacımız birliği sağlamak.... Eğitim sistemi işçi sınıfını okuma yazma bilenler bilmeyenler, liseyi bitirmişler bitirmemişler, üniversiteye gidenler gidemeyenler diye bölüyor. Biz ayrıcalıklı olanlar ayrıcalıklarını paylaşsınlar diye uğraşıyoruz.
Tüm çalışanlar öğrenim hakkına kavuşsun istiyoruz. Bu yüzden hep birlikte sınavlara hazırlansak da bugünkü eğitim kurumlarına ve sınav sistemlerine karşıyız. Sınavlar kalksın, her isteyen istediği okula gitsin istiyoruz. Bu nedenle sınavların en bilineni ÖSS’yi karşımıza alıyoruz. ÖSS’ye hayır diyoruz.
Tüm okuyanlar iş bulsun istiyoruz. Okumak bir ayrıcalık olmaması için okuyanların yan gelip yatmaması gerekir. Bu yüzden tüm öğrencilerin çalışması gerektiğini savunuyoruz. Öğrenciye İş Çalışana Öğrenim Hakkı diyoruz. Amacımıza mücadeleyle ulaşacağımızın bilincindeyiz. Bu yüzden işçilerin ve ezilenlerin her türlü hak arama mücadelesinde onlarla yan yana durmaya özen gösteriyoruz.
Mayısta Yaşam... Ayların en güzelinin, en anlamlısının adını verdik kendimize. El birliğini, emeği, dayanışmayı, mücadeleyi yaşatalım diye. Mayısın sözünü söylüyor, el ele, kol kola ileri diyoruz.
Sözümüz sömürülenlere, ezilenleredir. Sözümüz onların yanında saf tutanlaradır. Sözümüz sanadır.

9 Haziran 2007 Cumartesi

arşivden: 9 Haziran 2007 - ÖSS Duvarını Yıkalım Mitingi

Emekçiler ve emekçi çocuklarına düşman burjuva eğitim sisteminin, en çarpıcı bir şekilde kendini gösterdiği eleme mekanizması, Öğrenci Seçme Sınavı, kısa adıyla ÖSS bugün ortak bir mitingle protesto edildi.

ÖSS’nin cinsel, ulusal, sınıfsal bir eleme mekanizması olduğunu vurgulayan gençlik örgütleri, siyasi hareketler ve eğitim kooperatifleri, Numune Hastanesi önünde biraraya gelerek, “ÖSS Duvarını Yıkalım” ortak pankartıyla Kadıköy İskele Meydanı’na doğru yürüyüşe geçtiler. Yürüyüş boyunca sık sık, “ÖSS Duvarını Yıkacağız”, “Eğitim Hakkımız engellenemez”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz” sloganlarını atan kitle, ÖSS’nin emekçileri üniversitelerin dışında bırakan bir duvar olduğuna dikkat çektiler.
Sosyalist Gençlik Derneği, Devrimci Liseliler, Demokratik Liseli Gençlik, Özgür Lise, Mayısta Yaşam Kooperatifi , İstanbul Liseli Gençlik Platformu, Emekçi Hareket Partisi Gençliği, Devrimci Sosyalist Gençlik, Yeni Demokrat Gençlik, ODAK, Proleter Devrimci Gençlik ve Köz mitingin düzenleyici ve katılımcı kurumları arasında yer aldı. Senelerdir varoşlarda yürütülen ÖSS karşıtı elbirliğini ve mücadeleyi büyüten Mayısta Yaşam Kooperatifi 14 Ocak’ta “ÖSS Duvarını Yıkalım” şiarıyla bir forum düzenleyerek 20’nin üzerinde kurumla ÖSS karşıtı mücadeleyi tartışmıştı. Eğitim kurumları bu süreçten sonra birbirlerinin etkinliklerinden daha fazla haberdar olmaya, birbirlerinin etkinliklerine destek olmaya başlamışlardı.
Nisan ayından bu yana süregelen toplantılarda parçalı yürüyen ÖSS karşıtı mücadelelerin birleştirilmesi yönünde ortak bir miting yapılmasına karar verilmişti. Bu süreç farklı alanlarda çalışma yürüten kurumlar ve örgütlerin hazırlıklarıyla örüldü. Ve ilk kez ÖSS’ye karşı hep birlikte bir miting düzenlenmiş oldu. Mayısta Yaşam Kooperatifi ortakları haykırdı: “ Rekabet değil, dayanışma!”
Ümraniye, Yenibosna, Tuzla şubesindeki ortakları ile katılım sağlayan Mayısta Yaşam Kooperatifi korteji, sınıfın değişik kesimlerini buluşturarak yürüyüş kolunda yer aldı. “ÖSS ve tüm eleme sınavları kaldırılsın”, “ÖSS Duvarını yıkalım” pankartlarını taşıyan Mayısta Yaşam Kooperatifi ortakları, yürüyüş boyunca “Sınavsız eğitim, sınıfsız toplum”; “Öğrenciye iş çalışana öğrenim hakkı”; “işçi, işsiz, öğrenci dayanışması”; “Paralı, parasız burjuva eğitime hayır”; “Yaşasın sınıf dayanışması”; “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”; “ÖSS duvarını yıkacağız”; “Cinsel, ulusal, sınıfsal elemeye son;” sloganlarını hayıkırdı. Kooperatifin ortak pankartının ardında öğrenci velileri, “Çocuklarımıza iş ve eğitim istiyoruz”, onun ardında yer alan Yenibosna liseli öğrenciler “ÖSS Duvarını Yıkacağız!”, Konfeksiyon işçileri “Öğrenciye iş, çalışana öğrenim hakkı”, üniversite öğrencileri ise “Duvarı aşmak da çözüm değil, yıkmak gerek” taleplerinin yazdığı pankartlarla yer aldı. Kitle örgütleri koordinasyonu içerisinde yer alan, 78’liler derneği üyelerinin, Anadolu’da Yaşam Kooperatifi öss komisyonunun, Gülsuyu dayanışma inisiyatifi üyelerinin de katıldığı yürüyüş sırasında sık sık, “Rekabet değil, dayanışma” sloganı dillendirildi.

Ayrıca Güney Kültür Merkezi sayesinde tanıştığımız Yeni Dünya Gençliği de kendi dövizleri ile mitinge dahil oldular. Miting elbirliği ve mücadele zeminini genişletti. Tertipleyen kurumlar tarafından, bir çok kitle örgütünün el ele vererek gerçekleştiği bu miting, gerisine düşülmemesi gereken bir kazanım olarak nitelendirildi. Tertip komitesi adına yapılan konuşmada, “Bizler bu mitingin bir gelenek oluşturması için elimizden geleni yapacağız. Hem düzenleyici, hem de katılımcı kurumların sayısının artması, bu mitingin başka illere de yayılması için gayret göstereceğiz.” diyerek ÖSS karşıtı mücadelenin bugünden sonra kollektif bir zeminde büyütüleceğinin işaretlerini verdi. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!

20 Nisan 2007 Cuma

Ortak 1 Mayıs Bildirisi

REKABET DEĞİL! DAYANIŞMA!
Her gün yüzyüze olduğumuz sorunları bilmeyen var mı? Hayat pahalılığı, işsizlik, her türlü güvenceden yoksun çalışma koşulları... Mahallelerde, liselerde hızla büyüyen yozlaşma, çeteleşme, yıkımlar... Gün geçtikçe içinden çıkılmaz hale gelen bu sorunlar, bizi endişelendiriyor, korkutuyor.
Gün geçtikçe içinden çıkılmaz hale gelen bu sorunların emekçilerin önemli bir bölümünü endişelendirdiği, korkuttuğu açık. Emekçiler arasında “Gemisini kurtaran kaptan” olmayı benimseyenlerin; en yakın iş arkadaşını, dışarıda işsiz bekleyenleri kendisine rakip görenlerin sayısı artıyor. Ama aynı şekilde komşusu açken kendisinin tok uyuyamayacağını hatırlayanlar da azalmıyor. Bilakis rekabetin emekçilerin sefaletini büyüttüğünü görenler çoğalıyor. Emekçiler, onların yanında saf tutanlar dayanışmaya ihtiyaç duyuyorlar, bu doğrultuda girişimlerde bulunuyorlar. Yaşadığımız topraklardaki sayısız dayanışma girişimi bu ihtiyacın ve çabanın en iyi kanıtı.
Yüzlerce kurumdan söz ediyoruz! Sayısını kimsenin bilmediği; İstanbul’da, Adana’da, Antep’te, Van’da, Ordu’da, Artvin’de, Mersin’de... Tekstilde, inşaatta, pazarcılar, işportacılar arasında... Farklı şehirlerde, farklı iş kollarında, farklı isimlerle faaliyet gösteren, farklı işleyişlere sahip olan yüzlerce kurumdan… Sendikalardan, sendika girişimlerinden, işçi yardımlaşma derneklerinden, tüketim, eğitim, kadın kooperatiflerden, güzelleştirme ve köy derneklerinden...
Tüm kurumların ortak bir amacı, ortak bir kaygısı var: emekçiler arasındaki dayanışmayı güçlendirmek ve bağları sıkılaştırmak. Emekçilerin birbirine ve derneklere, kooperatiflere, sendikalara güvenmesini sağlamak.
Oysa bu kurumlar arasında dayanışma ve güven ilişkileri yeterince sıkı değil. Gündelik faaliyet içinde yaşadığımız sorunları birbirimizin imkânlarını kullanarak çözmek ve birlikte ortak sorunlarımızın üstesinden gelmek için doğal bir ilişkilenme ve haberleşme ağına ihtiyacımız var.
Tüm bu kurumlar, farklı düzeylerde, amaçları doğrultusunda fedakâr ve sebatkâr bir çaba gösteriyorlar. Üstelik sorunlar ekonomik sıkıntılarla, kaynak, deneyim ve ilişki yetersizliğiyle sınırlı değil. Devlet baskısı bu kurumların çalışmalarını bir kat daha güçleştiriyor. Fakat tek tek kurumların gösterdiği çaba bu sorunların çözülmesi için yeterli değil. Kurumlar kendi amaçlarına ulaşmak ve kendi sorunlarını çözmek için de; emekçiler arasında dayanışmayı güçlendirmek için de birbiriyle dayanışma bağlarını sıkılaştırmaya ihtiyaç duyuyor.
Biz kurumlar arası koordinasyona bu gerçeğin bilincinde olduğumuz için katıldık. Sizi de koordinasyona çağırıyoruz.Emekçiler arasında dayanışma, mücadele ve güven ilişkilerini güçlendirmeye çalışan kurumlar, bu amaçlarına ancak kendi aralarındaki dayanışma bağlarını sıkılaştırarak ulaşabilirler.
Gelin emekçilerin, ezilenler arasında çalışma yürüten, bu çalışmalar adetsek olmak isteyen kuurmlar birbirlerinden haberdar olsun
Gelin! Emekçiler, ezilenler arasında bir çalışma yürüten, bu çalışmalara destek olmak isteyen kurumlar birbirlerinden haberdar olsun; aralarındaki irtibatı sürekli kılsın; eşgüdüm içinde hareket etsin; tecrübelerini aktarsın ve olanaklarını paylaşsın.
Gelin! Ekmek İçin, Eğitim İçin, Sendika, Sigorta ve Sağlık Hakkı İçin, Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruyarak Yaşamak İçin,Ve Hürriyet İçin Verdiğimiz Kavgayı Ortaklaştıralım!
Aralamakta olduğumuz yolda bize katılınız…Davetimiz sizedir!

YAŞASIN 1 MAYIS! BİJİ 1 GULAN!
1 Mayıs, uluslararası işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak tarihe geçmiştir. Oysa bugün dünya çapında ve yaşadığımız coğrafyada da işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin kitle örgütleri arasında kapsayıcı ve yeterli bir dayanışma ağı yoktur. 7-8 Nisan tarihlerinde İzmir’de gerçekleşen 7. Kitle Örgütleri Koordinasyonuna katılan kurumlar, bu eksikliğin farkında olarak ve bu eksikliği kapatmak üzere mütevazi de olsa bir adım atmıştır.
İlk defa 2003 senesinde gerçekleşen kitle örgütleri buluşması, yedinci kez 6 farklı şehirden 50 kurumun temsilcilerinin katılımı, 2 kitle örgütünün ise destek mesajları ile 7-8 Nisan’da İzmir’de gerçekleşti. Bu kurumlar farklı iş kollarında, farklı mahallelerde, eğitim dayanışmasını ören, sendikal faaliyet yürüten, kültürel sanatsal çalışma yürüten, tüketim dayanışması gerçekleştiren, yozlaşmaya karşı mücadele eden, sağlık hakkı için örgütlenen vb kurumlardı. 2007 1 Mayıs’ın öncesine denk gelen kitle örgütleri buluşmasına katılan bu kurumlar; sınıf temelli çalışma yürüten kurumlar arasında rekabet değil dayanışma olması gerektiğini somut olarak gösterdi. 7. Kitle Örgütleri Koordinasyonuna katılan kurumlardan bazıları 1 Mayıs 2007’de alanlarda buluşan emekçilere ve emekçilerin örgütlerine hep birlikte ortak bir ses vermek istediler: “İŞÇİLERİ, EMEKÇİLERİ, KADINLARI, ÖĞRENCİLERİ KİTLE ÖRGÜTLERİNDE ÖRGÜTLENMEYE; ÖRGÜTLENMİŞ EMEKÇİLERİ, KİTLE ÖRGÜTLERİNİ DAYANIŞMA İÇİNDE OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ!”
2007 1 Mayıs’ının yaşadığımız coğrafya açısından önemli bir özelliği var. 77 1 Mayıs provokasyonunun 30. yıldönümü. Her çeşit hileyi kullanarak emekçilerin örgütlülüğüne ve mücadelesine engel olmaya çalışanların karşısında birbirimizin sorunlarının sorumluluğunu alarak, birbirimizin haklarına sahip çıkarak duruyoruz. Sınıf temelli çalışmaların rekabetçi bir anlayışla bölen değil; dayanışma içinde birleştiren 1 Mayıs’lar istiyoruz! Bu nedenle 2007 1 Mayıs’ında; işçilere, emekçilere, ezilenlere ve tarafını emekçilerden yana seçen tüm kurum ve kişilere diyecek birkaç sözümüz var!

TAŞERONLAŞMAYA, ESNEK ÜRETİME, PARÇA BAŞI ÜRETİME SON!
TEK BİR İŞYERİ SENDİKASIZ, BİR TEK İŞÇİ SİGORTASIZ KALMASIN!
KONDULARA BARIŞ! VİLLALARA SAVAŞ!
HERKES İÇİN SAĞLIK! HERKESE İLAÇ! SAĞLIK OCAĞIMIZI KAPATTIRMAYACAĞIZ!
ÇALIŞANA ÖĞRENİM ÖĞRENCİYE İŞ HAKKI! ANA DİLDE EĞİTİM HAKKI!
POLİS TERÖRÜNE SON! KİTLE ÖRGÜTLERİMİZE DOKUNMA!
KADIN EMEĞİ ÖZGÜRLEŞMEDEN EZİLENLER ÖZGÜRLEŞEMEZ!
MUNZUR VE ALİANOİ BARAJLAR ALTINDA KALMASIN!
YOZLAŞMAYA KARŞI DAYANIŞMA!
TECRİT DEVAM EDİYOR! İÇERİDE DIŞARIDA HÜCRELERİ PARÇALA!
HASTA TUTSAKLARA ÖZGÜRLÜK!
KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA YA HEP BERABER YA HİÇ BİRİMİZ!

Şu ana kadar bildiriye imza atan kurumlar:
Ankara: Umut Kültür Derneği
Antalya: Finike Pazarcılar Derneği
Bursa: Eğitim ve Dayanışma Kooperatifi Denizli: Eğitim Dayanışması İstanbul: Anadoluda Yaşam Kooperatifi, Mayısta Yaşam Kooperatifi, Toplumsal Birlik ve Dayanışma Derneği İzmir: Deri İşçileri Derneği, Doğal ve Kültürel Çevre İçin Yaşam Girişimi, İzmir Yapı Emekçileri Derneği, Kondularda Yaşam Tüketim Kooperatifi, Kundura İşçileri Derneği, Özgür Yaşam Kooperatifi,Turgutlu Gündelikçi İşçiler Derneği, Umut Tekstil İşçileri Tüketim Kooperatifi

15 Nisan 2007 Pazar

1 Mayısta Alanlara!

Liseliler.... Çetelerin, faşistlerin, uyuşturucu tacirlerinin kuşattığı okullarda öğrenim değil baskı görenler... Yaz tatili geldiğinde atölyelerde ter döken emekçi çocukları...
Üniversite kapısında bekleyenler... Nam-ı diğer işsizler… Kocaya varıp da eve hapsolmamak için veya iyi ücretli bir iş sahibi olmak için veyahut da toplumda bir gram fazla itibar görmek için sınavlara girenler… Tekrar tekrar ÖSS’ye girip de kazanamayan, kazanamayıp da tekrar tekrar girenler… Ellerinde avuçlarında biriktirdiklerini ucuzcu dershanelere, test kitaplarına kaptıranlar;
Üniversiteliler... Kendilerine yüksek maaşla, ayrıcalıklı koşullarda patronların hizmetine girme fırsatı sunulanlar... Başka bir deyişle bağrında yetiştikleri sınıfa, analarına babalarına, yakınlarına, dostlarına ihanet etmesi istenenler… Ama ayaklarını üniversite kapısından içeri attıklarından itibaren kendilerine işçi oldukları, Kürt oldukları hatırlatılıp dışlananlar;
Okumak İstiyoruz! Okumak en çok biz emekçi çocuklarının, bugünün, yarının işçilerinin hakkı. Oysa okumak bugün parası olanlara tanınan bir ay-rıcalıktan başka bir şey değil. Önümüze türlü türlü engeller dikilerek okul kapıları biz emekçilere kapatılıyor. Okuma Hakkımız İçin 1 Mayısa!
Karşımıza dikilen engellerin başında sınavlar geliyor. Özellikle de ÖSS. ÖSS’nin adil bir sınav olduğunu söylüyorlar. Yalan. Cicili bicili kolejlerde okuyanlarla bizim liselerimizde zaman öldürenlerin, evine özel hoca çağıranlarla evinde ders çalışacak oda bulamayan bizlerin sınava aynı şekilde hazırlandığını kim söyleyebilir? ÖSS besbelli ki bizi üniversitelerden uzak tutmak için örülmüş bir duvar. Üniversite Kapıları Emekçilere Açılsın! ÖSS Duvarını Yıkmak İçin 1 Mayısa!
Düzenin sahipleri okul kapılarını yüzümüze kapatmakla kalmıyorlar. Okullarda geçirdiğimiz zamanı da kabusa çeviriyorlar. Okullar birer dayak merkezi adeta. Dövüyorlar çünkü amaçları bizi aşağılamak. Okulda müdüre, işyerinde patrona, sokakta polise itaati öğrenelim istiyorlar. “Dayağa Son!” Demek İçin 1 Mayısa! Müdürlerin yarım bıraktıkları işi tamamlamayı faşist çeteler üstleniyor. Faşist tosunlar devrimci öğrencilere saldırıyor, Kürt öğrencileri taciz ediyorlar. Güçlendikleri her yerde en küçük bir öğrenci etkinliğini bile dağıtma gayretindeler. Faşist Çeteleri Defetmek İçin 1 Mayısa!
Okulları kabusa çeviren tek şey dayak mı? Sonradan öğrendiğimiz, anadilimiz olmayan bir dilde ders dinlemekten, sözlüye kalkmaktan, sınavlara girmekten daha büyük bir eziyet var mı? Oysa Kürtlere okullarda kendi dillerinde öğrenim görmek hala yasak. Anadilde Eğitim İçin 1 Mayısa!
Okulların sömürüye boyun eğmeyi öğreten merkezler olmasından sözedip meslek liselerini unutmak mümkün mü? Sinekten yağ çıkaran patronların kalifiye eleman, ucuz işgücü ihtiyacını karşılamaya başlayan meslek liselerinin her biri birer sömürü merkezi. Staj sömürüsüne Karşı 1 Mayısa!
Bazen güç bela üniversiteye girmeyi başarıyoruz ama üniversitede bile rahat edemiyoruz. Üniversiteliyiz diye pohpohlansak da aslında sürekli tehdit altındayız. YÖK tehdit ediyor, hükümet aba altından sopa gösteriyor: “Kafanı kitaptan kaldırma yoksa bursunu, kredini keseriz!” “İşçilerin, ezilenlerin eylemlerine destek verme yoksa soruşturma açarız!”. Amaçları bize okumanın her an yitirebileceğimiz bir ayrıcalık olduğunu hatırlatmak. Bizse hem ayrıcalıklardan hem de tehditlerden kurtulmak istiyoruz. “Soruşturma Terörüne, Burs Tehdidine Son!” demek için 1 Mayısa!
İşçilerin Günü 1 Mayıs. İster okuyalım isterse de çalışalım hepimiz aynı sınıfın bir parçasıyız. Sadece anamız babamız işçi olduğu için değil, daha şimdiden, okurken veya yaz tatillerinde çalışmaya başladığımız için, işsizlik korkusuyla koyun koyuna büyüdüğümüz için kaderimiz işçi sınıfıyla ortak. 1 Mayıs Bizim Günümüz.
1 Mayıs Uluslararası Birlik Mücadele Ve Dayanışma Günü. Chicago’dan İstanbul’a, Amed’den Tokyo’ya dünyanın dört bir yanındaki işçilerin ezilenlerin el ele kol kola baskıya ve sömürüye başkaldırma günü. Madem kaderimiz işçilerle ortak, o halde şimdi en çok bizim ihtiyacımız var birliğe ve dayanışmaya. Madem kaderimiz ezilenlerle ortak, öyleyse mücadeleye en çok biz susamışız.
Öfkemizi ve taleplerimizi haykırmak için 1 Mayısa!
1 Mayısta Alanlara!
Adımız Mayısta Yaşam... 2002 yılında kurulduk.
Kooperatifiz... Lise ve üniversite öğrencileri, ÖSS’ye hazırlanan işsizler, liseyi dışarıdan bitirmek, okuma yazma öğrenmek isteyenler el ele verdik.
Varoşlarda çalışıyoruz... Tuzla’da, Yenibosna’da, Ümraniye’de şubelerimiz var. El birliği yapıyoruz... Birlikte üniversite sınavlarına hazırlanıyoruz. Geometri, coğrafya ve kimya öğreniyoruz. Açık öğretim sınavlarına hazırlanıyoruz, ingilizce çalışıyoruz. Öğrenmek isteyenler soruyor, bildiklerini paylaşmak isteyenler anlatıyor.
Bugün okumak bir ayrıcalık... İlkokuldan üniversitelere tüm eğitim sisteminin üreten, çalışan çoğunluğun aleyhine işlediğini düşünüyoruz. Okullar, sınavlar patronların patronluğa, asalaklar asalaklığa devam etmesine hizmet ediyor. Emekçilerin çocukları okullara gidemiyor, gittiği okullarda yeterli eğitim alamıyor, girdikleri tüm sınavları kaybediyor. Kolejler, dershaneler, özel hocalar, üniversiteler hiçbir şey üretmeden yaratılan her türlü değerin kaymağını yiyenlerin çocukları, geleceğin patronları için var. Sınavları da onları kazanıyor, her türlü ayrıcalıktan da onlar faydalanıyor. Sınavı kaybeden emekçiler, sınavdan korkan emekçi çocukları birbirleriyle kıran kırana bir rekabete tutuşuyorlar. Rekabet kızıştıkça kaybeden yine onlar oluyor.
Ayrıcalık istemiyoruz. Niyetimiz onların yerine geçmek, patronlarla işçilerin yerini değiştirmek değil. Bunun mümkün olmadığını zaten biliyoruz.
Amacımız dayanışmayı arttırmak... Eğitim sistemi sınavlarla emekçiler arasındaki rekabeti arttırıyor. Biz sınavlara birlikte hazırlanıp emekçilerin arasındaki güven ilişkilerini pekiştirmek istiyoruz. Amacımız birliği sağlamak.... Eğitim sistemi işçi sınıfını okuma yazma bilenler bilmeyenler, liseyi bitirmişler bitirmemişler, üniversiteye gidenler gidemeyenler diye bölüyor. Biz ayrıcalıklı olanlar ayrıcalıklarını paylaşsınlar diye uğraşıyoruz.
Tüm çalışanlar öğrenim hakkına kavuşsun istiyoruz. Bu yüzden hep birlikte sınavlara hazırlansak da bugünkü eğitim kurumlarına ve sınav sistemlerine karşıyız. Sınavlar kalksın, her isteyen istediği okula gitsin istiyoruz. Bu nedenle sınavların en bilineni ÖSS’yi karşımıza alıyoruz. ÖSS’ye hayır diyoruz.
Tüm okuyanlar iş bulsun istiyoruz. Okumak bir ayrıcalık olmaması için okuyanların yan gelip yatmaması gerekir. Bu yüzden tüm öğrencilerin çalışması gerektiğini savunuyoruz. Öğrenciye İş Çalışana Öğrenim Hakkı diyoruz. Amacımıza mücadeleyle ulaşacağımızın bilincindeyiz. Bu yüzden işçilerin ve ezilenlerin her türlü hak arama mücadelesinde onlarla yan yana durmaya özen gösteriyoruz.
Mayısta Yaşam... Ayların en güzelinin, en anlamlısının adını verdik kendimize. El birliğini, emeği, dayanışmayı, mücadeleyi yaşatalım diye. Mayısın sözünü söylüyor, el ele, kol kola ileri diyoruz.
Sözümüz sömürülenlere, ezilenleredir. Sözümüz onların yanında saf tutanlaradır. Sözümüz sanadır.
KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA YA HEP BERABER YA HİÇ BİRİMİZ!

Kitle Örgütlerine 1 Mayıs Çağrı Metni

Varoşlarda Sınıf Dayanışması Yaratmayı Amaçlayan Tüm Demokratik Kitle Örgütlerine;

Rekabetin, bireyselleşmenin, yozlaşmanın işçi ve emekçiler arasında yaygınlaştığı-yaygınlaştırıldığı bu dönemde bu gelişmelere karşı mücadele eden demokratik kitle örgütleriyiz.

Farklılıklarımız olsa da işçi sınıfının aynı kesimi içinde, varoşlarda dayanışma bağlarını kuvvetlendirmek için çalışmalar yapıyoruz. Sendikasız, sigortasız işçileri; temizlik işçisi, ev emekçisi kadınları; lise öğrencilerini ve işsizleri biraraya getirerek kendi somut sorunlarına karşı somut çözümler üretmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Bu sorunları işçilerle birlikte sendikalar, tüketim, kadın, eğitim kooperatifleri, mahhalle dernekleri vb kurarak işçi sınıfının öz örgütlerini yaratarak çözmeye çalışıyoruz. Dayanışmanın ve örgütlülüğün işçi ve emekçilere neleri kazandıracağını göstermeye çalışıyoruz.

İşçi ve emekçilerin dayanışmaya ve örgütlülüğe ihtiyacı varsa bunu yaratacak demokratik kitle örgütlerinin de varoşlarda ortaklaşmaya ve dayanışmaya ihtiyacı var. Madem hep bir ağızdan türküler söylemek istiyoruz türkülerimizde dayanışmayı ve örgütllüğü varoşlarda yaratmaya çalışan herkesin sesi olmalı.Yapılan bu çalışmaların 1 Mayıs’ta alanda yanyana durması, ortak sloganlar atması hem bu kesimlerin kendilerine olan güveninini artması hem de 1 Mayıs’ın yeniden işçi sınfının birlik, mücadele ve daynışma günü haline gelmesi bakımından önemlidir. Bu yüzden sizleri gerek 1 Mayıs’a yönelik hazırlıklarda gerekse de 1 Mayıs alanında ortaklaşmayı öneriyoruz.

Gelin 1 Mayıs’a birlikte hazırlanalım. Yerellerimizde 1 Mayıs’a yönelik ortak etkinlikler düzenleyelim. Bulunduğumuz çalışma alanlarında birlikte mahalle ve atölye toplantıları, paneller yürüyüşler, düzenleyelim.

Gelin 1 Mayıs alanında yanyana duralım. Kendi görüşlerimizi özgürce dile getirdiğimiz kürsülerden işçi sınıfının örgütlenmeye en çok ihtiyacı olan kesimlere seslenelim.Gelin 1 Mayıs’ta varoşlardaki emekçilerin seslerini birlikte hareket eden demokratik kitle örgütleri aracılığıyla daha gür bir biçimde duyurmasına ön ayak olalım.

Bizler, 2006 1 Mayıs’ına da Anadolu’da Yaşam Kooperatifi, Dayanışma Ağı, Güneşin Sofrası Kooperatifi, Gülsuyu-Gülensu Dayanışma Kurumu İnisiyatifi ve Mayısta Yaşam Kooperatifi olarak ortak bir pankart arkasında kendi pankartlarımızı açarak katıldık.Bizler, 2007 8 Mart’ına da Anadolu’da Yaşam Kooperatifi, Güneşin Sofrası Kooperatifi, Gülsuyu- Gülensu Dayanışma Kurumu İnisiyatifi, Mayısta Yaşam Kooperatifi, Yedi Umut Kültür Derneği olarak ortak bir pankartla mitinge katıldık.

Geçtiğimiz günlerde 7-8 Nisan’da İzmir’de kitle örgütleri 7. buluşması gerçekleştirildi. Bu buluşmada kooperatiflerden, derneklerden ve sendikalardan oluşan 50’ye yakın kurum vardı. Bizler bu koordinasyon buluşmasından daha güçlü çıkarak bir çok ilde kitle örgütleriyle birlikte alanlarda olmayı hedefliyoruz.

Bizler, 2008 1 Mayıs’ında da daha fazla kitle örgütüyle yan yana durarak ortak söyleyebileceklerimizi daha güçlü bir şekilde haykırmak ve alanda daha güçlü durmak istiyoruz.

KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA YA HEP BERABER YA DA HİÇ BİRİMİZ!

Mayısta Yaşam Kooperatifi Ortakları

8 Mart 2007 Perşembe

Koordinasyon İçinde 8 Mart'taydık

Dayanışma içerisindeki kitle örgütleri "8 Mart Uluslararası Kadınlar Günü" için 4 Mart'ta alanlara beraber çıktı.
4 Mart, Pazar günü Kadıköy'de yapılan 8 Mart gösterilerine Anadolu'da Yaşam Tüketim Kooperatifi, Gülsuyu-Gülensu Dayanışma Kurumu İnsiyatifi, Güneşin Sofrası Kültür Eğitim Kooperatifi, Mayısta Yaşam Eğitim Kooperatifi, Yedi Umut Eğitim ve Kültür Derneği yaklaşık 90 kişiyle katıldılar.
Kadıköy'de "Kadınlar Özgürleşemeden Ezilenler Özgürleşemez" pankartını taşıyan kitle örgütleri "Cinsel, Ulusal, Sınıfsal Sömürüye Son" ve "Kurtuluş Yok Tek Başına Hep Beraber Ya Hiç Birimiz" sloganlarını öne çıkardı.
8 Mart ortak bildirilerinde, kitle örgütleri: "Biz lise öğrencileri, üniversite öğrencileri, emekçi gençler, ev kadınları, varoşlarda yaşayan işçi-işsiz erkekler-kadınlar, sendikalı ya da sendikasız işçiler birbirimizin hakkını gözeterek; sorunlarımızı hep birlikte çözebileceğimizi düşünüyoruz. 8 Mart’a da hep birlikte dayanışma içinde katılıyoruz. İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik ve Mücadelesi İçin; Yaşasın Sınıf Dayanışması!" dediler.

14 Ocak 2007 Pazar

arşivden:14 OCAK 2007 - "ÖSS DUVARINI YIKALIM" Forumu Bildirisi

Bilmeyen var mı ÖSS’yi? Her yıl bir milyon altı yüzbin kişinin girdiği bir sınavdan habersiz olmak mümkün mü? Aramızda ÖSS’ye kendisi, kardeşi, arkadaşı girmemiş, girmeyecek olan var mı?
Hangimizin canını yakmadı ÖSS? Hangimize hayatı zindan etmedi? Sınava hazırlanmak için ailemizin elindeki üç beş kuruşu ucuzcu dershanelere kaptıranlar, kaptıracak para bulamadığı için dertlenen biziz. “Umut fakirin ekmeği” diyerek defalarca sınava giren yine biziz. Hepsinden önemlisi ÖSS yüzünden üniversitelerin dışında kalan da biziz.
Bugüne dek çok yalan söylendi ÖSS’ye dair...
ÖSS adil bir sınavmış. Yalan. Bir yanda kolejler diğer yanda varoş liseleri duruyor. Bir yanda dershanelere, özel hocalara milyarlar akıtan, yediği önünde yemediği arkasında cici öğrenciler... Diğer yanda en uyduruğundan dershaneye gidecek parayı denkleştirinceye kadar canı çıkan, çoğu zaman bu lükse bile sahip olamayan bizler.... Eşit imkanlara sahip olmayanlar aynı sınava girse ne yazar?
Bilgiyi, disiplini, anlayış yeteneğini ölçüyormuş. Yalanın kuyruklusu. Evde ders çalışacak bir sakin odamız yok. Nasıl bilgi edineceğiz? Kadın olan yarımızın üzerine evin tüm işleri yıkılıyor. Temizlik, yemek, çamaşır, bulaşık derken vakit kalmıyor. Hangi disiplinle ders çalışacağız? İçimizden Kürt olanların sayısı hızla artıyor. Anadilimiz dışında bir dilde eğitim görmek, bu dilde sınavlara girmek zorunda kalıyoruz. Neyi kavradığımızı nasıl ölçecekler?
ÖSS bir eleme sınavı. Kimleri elediği de gün gibi ortada. Ezilenleri eliyor ÖSS... Yani Kürtleri, yani kadınları. Sömürülenleri eliyor ÖSS. Yani biz işçileri, işçi çocuklarını.
Çok rekabet ettik ÖSS yüzünden... Yüzünü görmediğimiz yüzbinlerce emekçi kardeşimizin başarısızlığını kendi başarımız olarak saymak zorunda kaldık. Altta kalanın canı çıksın diyenler istediğimiz bölüme girmek için bizi birbirimizle yarışmaya, birbirimizi çiğnemeye zorluyorlar.
Hep içimize gömdük öfkemizi... Sınavı kazanamayınca kabahati kendimizde bulduk. “Zaten bir şey değişmez”, “böyle gelmiş böyle gider” diyerek ya hayata küstük ya da şikayet ettik. ÖSYM’ye küfreden şarkılar söyleyerek boşalttık içimizi.
Artık yeter diyoruz... Yeter! Yeter bu kadar yalan bu kadar rekabet. Yeter bu kadar yalnızlık...
Artık elbirliği ve mücadelenin zamanı diyoruz. Söz alıyoruz.
14 Ocak’ta Eleme Sınavına Karşı Elbirliği ve Mücadele Forumu’nu örgütlüyoruz.
Söz alıyoruz yalanların karşısında... Eleme sınavı ÖSS’nin önümüze diktiği duvarları görmek, göstermek için. Bu kof duvarların gücünü bizim itaatimizden aldığını fark edelim diye.
Söz alıyoruz yalnız olmadığımızı bilelim diye... Kendi bacağından asılmaya mahkum koyunlar değil varoşları dolduran yüzbinlerce emekçi çocuğu olduğumuzu hatırlamak ve hatırlatmak istiyoruz.
Söz alıyoruz ulansın diye birbirine seslerimiz... ÖSS karşısında öfkemiz içimizde kalmasın, bir kürsüden tüm emekçi dostlarımıza ulaşsın diye....
Söz alıyoruz dayanışma ve mücadele için... ÖSS karşısında emekçi dayanışmasını örmeye çabalayan kurumlar birbirlerinden haberdar olsun diye... ÖSS duvarına karşı yıllardır mücadele eden gençlik ve öğrenci örgütlerinin mücadele deneyimlerinden öğrenmek, ortak dersler çıkarmak için...
14 Ocakta Ümraniye Mayısta Yaşam’da buluşuyoruz. 14 Ocakta biz konuşacak, biz tartışacağız.
İşçiler! Çoğu genç yaşta liseyi bitiremeden daha sıra ÖSS’ye gelmeden türlü türlü eleme araçlarıyla öğrenim hakkından mahrum edilenler... 14 Ocak’ta okullardan nasıl uzaklaştırıldığınızı, öğrenim hakkınızın nasıl gasp edildiğini anlatın.
Liseliler! Çetelerin ve faşistlerin kuşatmasındaki okullarda öğretmensiz vakit öldürenler... Liseyi bitirmesine karşın yıllardır tekrar tekrar sınava girenler... Sınavı kimi zaman endişeli çoğu zamanda umutsuz ve kayıtsız bir ruh haliyle bekleyenler... 14 Ocak forumuna arkadaşlarınızla, ailenizle, liselerde oluşturduğunuz tartışma gruplarıyla katılın. Öfkenizi, taleplerinizi forumun kürsüsünden haykırın.
Dayanışma ve Mücadele Örgütleri! ÖSS karşısında yıllardır dayanışma faaliyeti örenler, alanlarda buluşanlar... Elbirliği ve Mücadele forumu ortak kürsümüz, ortak tartışma platformumuz. ÖSS’ye karşı emekçilerin dayanışmasını nasıl daha sıkı bir biçimde örebileceğimizi birlikte tartışalım.
14 Ocakta söz işçilerin, söz emekçi öğrencilerin... 14 Ocakta söz bizim!
14 Ocakta ÖSS duvarını yıkmak için bir adım atalım!
Kurtuluş Yok Tek Başına
Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz!

1 Ocak 2007 Pazartesi

arşivden:ÖSS’ye Karşı Elbirliği ve Mücadele Forumu 14 Ocak’ta Yapıldı

(http://www.koordinasyon.net/oss.htm adresinden alınmıştır)
14 Ocak Pazar günü Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nde yer alan Boğazören Derneği’nde Mayısta Yaşam Koopertifi’nin “ÖSS Duvarını Yıkalım” şiarı ile düzenlediği “Eleme Sınavlarına Karşı Elbirliği ve Mücadele Forumu” gerçekleştirildi.
Yaklaşık sekiz saat süren Forum’a 200’ü aşkın dinleyici, 20’ye yakın kurum katıldı. Forum, “Eleme Sınavlarına Karşı Elbirliği ve Mücadele Forumu”nun amacını, örgütlenme sürecini ve hedeflerini anlatan bir açılış konuşması ile başladı. Açılış konuşmasında forum öncesinde Ümraniye, Tuzla, Yenibosna, Sultanbeyli, Esenyurt, Kartal, Okmedyanı ve Bursa’da öğrencilerle, işçilerle ve mahalle halkıyla yapılan ÖSS söyleşilerinin öneminden, bu forumun nasıl koleftif bir üretim süreci olduğundan bahsedildi. Açılış konuşmasında aynı zamanda, amacını eğitimin bir ayrıcalık olmasına karşı mücadele vermek olarak belirleyen Mayısta Yaşam’ın bu forumu ve bundan sonraki etkinlikleri kolektif olarak örgütlemek istediği vurgulandı. Forumun bir ilk adım olarak kabul edilerek tüm eleme sınavlarına karşı ortak mücadeleyi örmek üzere bu tür etkinliklerin, tüm kitle örgütleri ve kurumlarla birlikte örgütlenmesi gerektiği dile getirildi.
Açılış konuşmasının ardından Mayısta Yaşam Kooperatifi’nin “Eleme Sınavlarına Karşı Elbirliği ve Mücadele” başlıklı broşürün içeriğinin aktarıldığı bir sunum, gerçekleştirildi. Sunumda ÖSS’ye ilişkin burjuva medya tarafından yapılan “ÖSS’de kızlar daha başarılı”, “Yoksul öğrencinin başarı hikayesi” ve “Doğu illeri ÖSS’de başarısız” gibi haberlerin gizlediği gerçekler teşhir edilerek, hem resmi istatistiklerle hem de Mayısta Yaşam kooperatifinin yaptığı bilimsel araştırma sonuçlarıyla ÖSS’nin işçi sınıfının çocuklarını, Kürtleri ve kadınları eleyen bir mekanizma olduğu gösterildi.
Ardından katılımcı kurumlardan Devrimci Liseliler, KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve Eğitim-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Dursun Yıldız, Mayısta Yaşam Ümraniye Şubesi, Eğitim-Sen 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Toprak, Özgürlükçü Gençlik Derneği, Sosyalist Gençlik Derneği, Mayısta Yaşam Kooperatifi Tuzla Şubesi, Yedi Umut Eğitim ve Kültür Derneği, Eşit ve Özgür Yurttaş Hareketi, Demokratik Gençlik Hareketi, Özgür Yaşam Eğitim ve Dayanışma Kooperatifi, Mayısta Yaşam Kooperatifi Yenibosna Şubesi, Bursa Eğitim ve Dayanışma Kooperatifi, Güney Kültür Merkezi, Mağdur Öğretmenler ve Eğitim Emekçileri Derneği (MEDER), Toplumsal Birlik ve Dayanışma Derneği tek tek söz alarak ÖSS ve eleme mekanizmalarına ve eğitim sorununa ilişkin görüşlerini dile getirdikleri konuşmalar yaptılar.
Konuşmalarda herkesin eşit şartlarda bu sınava hazırlanamadığı, sosyal ve ekonomik şartlar yüzünden zaten sömürülen ve ezilenlerin, yani bizim toplumumuzda işçilerin, kadınların ve Kürtlerin bu sınavdan elendiği, öğrencilerin birer yarış atı haline getirildiği, bu sınavın öğrencileri dayanışmaya değil rekabete ittiği, ÖSS’nin öğrencilerin yeteneklerini ya da bilgilerini değil sadece “ÖSS’de ne kadar iyi yapabildiğini” ölçtüğü, ve ÖSS’nin kaldırılmasının sistemsel bir değişiklik gerektirdiği tüm kurumlar tarafından vurgulandı. Aynı zamanda günümüzde üniversitenin teknik ve mesleki bilgi kazandıran değil, diplomalar vasıtasıyla toplumsal ayrıcalıklar dağıtan kurumlar olduğu da vurgulandı.
Bu kadar geniş bir yelpazeden kurumları içeren forumda, ÖSS’ye karşı farklı bakış açıları da forumu zenginleştirdi: Kimi kurumlar bu sorunun 1980 sonrasında Türkiye’de de yaygınlaşan ve güç kazanan paralı eğitim anlayışının, özelleştirmenin, özel dershanelerin ve gittikçe artan harç ücretlerinin bir sonucu olduğunu vurgularken, kurumların diğer yarısı sorunun paralı da olsa parasız da olsa burjuva eğitimi sorunu olduğunu vurguladı. Üniversitelerin kapısını tüm emekçilere açmadan parasız eğitim talebinin de, herkesin vergisinden bir grup azınlığa ayrıcalık kazandırmak olduğu belirtildi. “Öğrenciye iş, çalışana öğrenim hakkı” şiarının da tartışıldığı forumda katılımcı kurumların bazıları uygulanabilecek alternatif modelleri de tartışmaya sundular.
Katılımcı kurumların konuşmalarının ardından serbest kürsü oluşturuldu ve foruma katılan öğrenciler, veliler, ÖSS’ye girerek gelecek arayan işsizler, eğitim ayrıcalığından mahrum bırakılan işçiler söz alarak ÖSS’ye ve eğitim sorununa ilişkin görüşlerini dile getirdiler. Serbest kürsü’de “Biz Neden ÖSS’ye Karşıyız” ve “ÖSS’ye Karşı Ortak Mücadele Nasıl Verilir” konuları tartışıldı.
Forum sonunda bu forumun bir ilk adım olmasının önemi vurgulanarak, buraya katılan ve katılmayan kurumlarla ÖSS’ye karşı mücadelede ortaklaşmanın, bu mücadele için bir iletişim ağı kurmanın öneminden bahsedildi. Forumu organize eden Mayısta Yaşam kooperatifi, forumun bütün belgelerini ve konuşmalarını bir bültene dönüştüreceklerini belirttiler. Forum sonunda ortaklaşa birşekilde yazılacak olan bir bildirge önümüzdeki hafta içerisinde katılımcı kurumlara ve foruma katılamayan kurumlara imzaya sunulacak ve bu dönemde de kurumlar arası farklılıklara rağmen ÖSS karşıtı hareketlerde nasıl ortaklaşılacağı tartışılacak.
Oldukça verimli ve içerikçe zengin geçen forumda, Grup Mayıs’ın ve Ahmet Yakup’un kısa müzik dinletileri de forumu renkleştiren faaliyetler oldu.

arşivden: ELEME SINAVINA KARŞI ELBİRLİĞİ VE MÜCADELE FORUMU'NA ÇAĞRI METNİ


Emekçi Gençlik İçerisinde ve Eğitim Alanında Çalışan Kurum ve Örgütlere;
Yaklaşık beş yıldır emekçi mahallelerinde eğitim dayanışması örmeye çalışan Mayısta Yaşam Kooperatifi’nin ortaklarıyız.
Mayısta Yaşam olarak, okullarıyla, sınavlarıyla, burslarıyla, soruşturmalarıyla bir bütün olan eğitim sisteminin işçilerin ve ezilenlerin aleyhine işlediğini, onların üzerindeki baskıyı pekiştirdiğini savunuyoruz. Eğitim sistemi emekçileri bölüyor ve sahte sınıf atlama umutları yayarak onları birbiriyle rekabete sürüklüyor.
Eğitim Sistemi Ayrıcalıklar Yaratıyor
Eğitim sisteminin ayrıcalıklara yaslanan ve bu ayrıcalıkları pekiştiren karakterine verilecek en iyi örneklerden biri üniversiteler.
Üniversitede okumak bir ayrıcalık. Bu ayrıcalıklar, ister devlet ister özel sektör tarafından sağlansın, ancak toplumun büyük bir kesiminin fabrikalarda, atölyelerde, işyerlerinde sömürülmeye hapsedilmesiyle ve bu ayrıcalıklardan en baştan uzaklaştırılmasıyla mümkün. Kuşkusuz öğrenimlerini sürdürmek için günübirlik işlerde çalışmak zorunda kalan, mesleki eğitim adına teknokentlerde sömürülen öğrencilerinin sayısı artıyor. Geçim sıkıntısı nedeniyle okulu bırakmak, ara vermek zorunda kalan öğrencilerin de sayısı az değil. Yine de üniversitede okumak günboyu başkaları daha çok kazansın diye ömür tüketenlerin en fazla hasret olduğu şeyi sunuyor: Zaman. Üniversite eğitimi zaman demek. İşçi olarak sömürülmeye başlamadan önce zaman... Er olarak haksız savaşlarda kurşun sıkmadan önce zaman... Çocuklarının annesi olarak eve kapanmadan önce zaman... Bu yüzden zamanından başka satacak şeyleri olmayanların tümüyle mahrum kaldığı bir ayrıcalığı sunuyor üniversiteler.
Üniversitelilerin sayısının artması, tek başına üniversite diplomasına sahip olmanın kıymetini düşürse de “seçkin üniversiteler”le “gecekondu üniversiteler”i arasındaki ayrımlar korunduğu için diploması para eden üniversiteleri bitirmenin sunduğu ayrıcalıklar sürüyor. Üniversite diplomasına sahip olanlar nispeten daha elverişli çalışma koşullarında, daha az horlanarak ve daha iyi ücretle iş bulabiliyorlar.
Bugün üniversite eğitimi bir ayrıcalık olduğu için emekçi çocuklar birbirleriyle yarışıyorlar. Herkesin kazanmasının imkansız olduğu bir sınavda kardeşlerinin, komşularının, arkadaşlarının ya da tanımadıkları halde aynı kaderi paylaştıkları yüzbinlerce emekçi öğrencinin önüne geçmeye çalışıyorlar.
Bugün üniversite eğitiminin bir ayrıcalık olması birçok farklı mekanizmayla sağlanıyor. Bu mekanizmaların en önemlilerinden birisi de Öğrenci Seçme Sınavı. ÖSS toplumun en çok ezilen, baskı altında tutulan ve sömürülen kesimlerini sınıf, cinsiyet ve etnik temelde sınıflandırmaya ve elemeye dayalı bir sınav olarak dikiliyor emekçilerin karşısına.

Mayısta Yaşam ve ÖSS
Mayısta Yaşam olarak geride bıraktığımız beş yılda bu saptamalardan yola çıkarak önümüze iki görev koyduk. Bir yandan emekçiler arasında rekabeti körükleyen sınavlar karşısında el birliği yapmaya karar verdik. Sınavlara birlikte hazırlanarak, ayrıcalıklı üniversite öğrencileriyle varoşlardaki liseli ve işsiz gençliği buluşturarak emekçiler arasındaki dayanışmayı güçlendirmeye gayret ettik. Bugün kooperatiflerde yürüttüğümüz birlikte ders çalışma faaliyeti bu doğrultudaki bir niyetin ve çabanın ürünüdür.
Diğer yandan da ÖSS’den YÖK’e, açık öğretim başarı puanından ana dilde eğitim yasağına emekçilerin ve ezilenlerin öğrenim hakkının önüne engel olarak dikilen her türlü kuruma, mekanizmaya ve düzenlemeye karşı çıktık.
Şimdi bu doğrultuda yeni bir adım atmak istiyoruz. Eleme sınavlarının en bilinenine karşı elbirliğiyle mücadele etmek için bir forum düzenliyoruz: Eleme Sınavına Karşı Elbirliği ve Mücadele Forumu.


Elbirliği ve Mücadele Forumu

Elbirliği ve Mücadele Forumu yanılsamalara karşı mücadele aracı. ÖSS’nin “şahı da fakiri de aynı haşmetle vuran”, nüfusu yeteneklerine ve bilgi düzeyine göre sıraya dizen adil bir sınav olduğuna inanan, sınavdaki başarısızlığını kendi yetersizliğiyle açıklayan yığınla genç emekçi var. Forumda bu sınavın adil görünmeyen yüzüne ışık tutmayı, emekçilerin kendilerini kurtarmalarına neden olamayacağını anlatmayı böylelikle bu yanılsamalara karşı mücadele etmeyi hedefliyoruz. Forumda ÖSS aynasında Türkiye’nin sınıfsız, imtiyazsız, kaynaşmış bir milleten oluşmadığının nasıl da bariz bir biçimde görüldüğünün altını çizeceğiz. Forumda ÖSS’nin sınıf farklılıklarını nasıl da pekiştirdiğini göstereceğiz.
Elbirliği ve Mücadele Forumu bir kürsü. Aynı zamanda, emekçiler arasında bu sınava karşı yanılsamalar beslemeyen, bu sınavın adaletsizliği karşısında öfkelenen, sınavın eşitsizlikleri büyüttüğünü gören ama bu sınav karşısında kendisini güçsüz hissedenlerin sayısı da hiç de az değil. ÖSS karşıtı forum sayesinde, emekçi öğrencilerin kendi tepkilerini dile getirmelerini sağlayıp onlara mücadele edebilecekleri bir kürsü sunmak istiyoruz.
Elbirliği ve Mücadele Forumu bir tartışma ve irtibat zemini. Mayısta Yaşam Kooperatifi olarak, sınıflara ayrılmış bir toplumda ÖSS’nin sınıf hiyerarşisini besleyen bir yapısı olduğunu ilk söyleyen elbette biz değiliz. Biliyoruz ki, sayısız öğrenci birliği, gençlik örgütü, ÖSS karşıtı kampanyalar ve eylemler düzenliyor. Benzer şekilde emekçi çocuklarının üniversite sınavlarına hazırlanması için ama düzenli ama dağınık olarak bir dayanışma faaliyeti yürütenlerin sayısı da büyüyor. Ancak bu kampanyaları, eylemleri ve dayanışma faaliyetlerini yürütenlerin de birbirlerinden haberleri pek yok. Çoğu zaman da bu gruplar birbirlerinden ve eylemlerinden ancak eylemler bittikten sonra haberdar oluyor. Bazılarının birbirlerinden haberi olsa da eylemlerinde ve faaliyetlerinde bir ortaklık, bir koordinasyon, bir eş güdüm bulunmuyor. Bunun bilincinde olarak, bu amacı taşıyan tüm kitle ve gençlik örgütlerine ulaşmak, onların da kendi mücadelelerinden hem birbirlerini, hem de emekçileri bilgilendirmelerini mümkün kılacak bir zemin oluşturmak istiyoruz. Bu zeminin aynı zamanda farklı kollardan yürütülen ÖSS karşıtı mücadelesinin birleşik bir biçimde yürütülmesinin koşullarının tartışıldığı bir zemin olmasına niyetliyiz.


Forum Programının Anahatları
14 Ocak 2007, Pazar Günü saat 10.00’da Ümraniye Mayıs’ta Yaşam Kooperatifi’nde yapılacak. Forumumuz iki bölümden oluşacak. İlk bölümünde ÖSS’nin toplumun hangi kesimlerini elediğini anlatan ve neden ÖSS karşıtı bir mücadeleye ihtiyacımız olduğunu belirten bir sunum yer alacak. Sunumun çerçevesini bu çağrı metniyle birlikte elinize ulaşan broşür oluşturacak.
İkinci bölümde ise “ÖSS’ye neden karşıyız?”, “ÖSS karşıtı ortak bir mücadele nasıl yürütülür?” ve “Herkese eşit öğrenim hakkının önündeki engeller nelerdir ve bu engellerle nasıl mücadele edilir?” başlıklı konuların tartışılacağı bir forum yer alacak.
Foruma Sizi De Çağrıyoruz
Emekçi gençlik içerisinde ve eğitim alanında çalışan kurum ve örgütleri de “Eleme Sınavına Karşı Elbirliği ve Mücadele” şiarlı forumda katılımcı olarak aramızda görmek istiyoruz. Forumdaki varlığınız sadece ÖSS hakkındaki yanılsamalara daha güçlü bir biçimde karşı mücadele etmemizi sağlamayacak aynı zamanda emekçi gençliğin ÖSS’ye karşı öfkesinin daha gür bir biçimde dile gelmesini mümkün kılacaktır.
Daha da önemlisi önerileriniz ve görüşlerinizle ÖSS karşısında yürütülen dayanışma faaliyetlerinin ve mücadele girişimlerinin birleştirilmesi için daha zengin ve sonuç alıcı bir tartışmanın gerçekleşmesini sağlayabilirsiniz.
Foruma Kimler Nasıl Ne Kadar Katılabilir?
Foruma türlü düzeylerde katılmak ve katkıda bulunmak mümkün. Görüşlerinizi ve önerilerinizi anlatmak elbette bunun en temel biçimi. Forum’un içeriği ile ilgili diğer ayrıntılı bilgileri forumumuzun internet sitesinde http://www.koordinasyon.net/oss.htm adresinde bulabilir, fikir ve önerilerinizi de ya internet sitesi üzerinden ya da Mayıs’ta Yaşam Kooperatifi aracılığıyla bizlere ulaştırabilirsiniz. Foruma katılmayı bildirdiğiniz takdirde kurumunuzun, örgütünüzün ya da birliğinizin ismini foruma ilişkin haberlerin yer aldığı bu adrese koyacağız. Konuşmanızın başlığını bildirdiğiniz takdirde onu da aynı adresten duyuracağız.
Çevrenizdeki emekçi gençleri liselerde, atölyelerde, dershanelerde, üniversitelerde foruma katılmaya çağırabilir, yukarıda belirttiğimiz başlıkları onların arasında tartıştırabilir, onları tartışmalarının sonuçlarını bizimle forumda paylaşmaya teşvik edebilirsiniz. Biz Mayısta Yaşam olarak sadece kooperatif şubelerimizde değil aynı zamanda ilişkide bulunduğumuz lise, üniversite ve işyerlerinde broşürümüz çerçevesinde tartışmalar örgütlüyor ve bunları foruma taşımayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda benzer çalışmalarınız varsa bu çalışmaların kesiştiği alanlarda ortak ve daha kuvvetli müdahalelerde bulunabiliriz.
Broşürümüzü kullanabilir, tartışıp tartıştırabilirsiniz. Bunun yanı sıra sözkonusu broşürü ortak bir imzayla yayınlayıp kullanmaktan da sevinç duyarız.
Elbirliği ve Mücadele forumunun içeriği ve çerçevesi Mayısta Yaşam Kooperatifi tarafından belirlendi. Bu forumun nasıl örgütleneceğine dair plan yine kooperatifimiz tarafından yapıldı. Ancak bu bundan sonraki forumların yine bizim tarafımızdan düzenlenmesini şart koşmuyor. Bundan sonraki forumun çerçevesini çizmek ve örgütleyicisi olmak için şimdiden kararlar alıp planlar yapabiliriz.
Emekçi Gençlik İçerisinde ve Eğitim Alanında Çalışan Kurum ve Örgütler;
Parçalanmışlığa karşı birlik, rekabete karşı dayanışma dediğimiz için sesleniyoruz size.
Gelin 14 Ocak 2007 tarihinde mahallelerimizde, liselerde, atölyelerde ve amfilerde ÖSS’ye karşı nasıl bir elbirliğine ve mücadeleyeye ihtiyaç duyduğumuzu birlikte tartışalım. Emekçileri eleyenlere, birbirine düşürenlere inat gücümüzün birliğimizden geldiğinin bilinciyle hareket edelim. Sınav duvarlarını birliikte yıkmak için birlikte sorumluluk alalım.
Ümraniye Mayısta Yaşam’da görüşmek umuduyla
Mayısta Yaşam Kooperatifi

İletişim:
Mayısta Yaşam (Yenibosna): 0-212-452 66 86
Mayısta Yaşam (Tuzla): 0-216-393 26 74
Mayısta Yaşam (Ümraniye): 0-505-738 88 52

Etkinlik Adresi:
Mayısta Yaşam Kooperatifi
Ümraniye, Mustafa Kemal Mahallesi
3005 Cadde 3078 sokak. No 29
Elektronik Posta: mayista_yasam@yahoo.de